Özgün Adı: Bad Romeo
Yazar: Leisa Rayven
Çeviren: Pınar Polat
Sayfa Sayısı: 488
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Benim Puanım:
3,5/5
ARKA KAPAK
İki milyondan fazla okura
ulaşan bu büyüleyici aşk hikâyesi, sizi etkisi altına alacak ve son sayfaya
kadar nefesinizi tutmanızı sağlayacak. Tüm zamanların en büyük aşk hikâyesini
canlandırırken, kendi aşk hikâyelerini keşfettiler…
Cassie Taylor ve Ethan Holt'un yolları üniversite yıllarında, tiyatro bölümünde kesiştiğinde, aralarındaki çekim karşı koyulamazdı. Cassie iyi bir aktris, Ethan kampüsün kötü çocuğu idi. İkili, Romeo ve Juliet için başrole seçildiklerinde hayatları değişmeye başlamış, tıpkı oynadıkları karakterler gibi, onların da kaderleri birbirlerine bağlanmıştı. Ta ki kötü çocuk, iyi kızın kalbini kırıp güvenini yıkana kadar…
Şimdiyse yolları Broadway'de kesişmişti ve bu sahte Romeo, Casie'nin hayatına yeniden geri dönerek her şeyi adım adım altüst etmeye kararlı görünüyordu… Yeniden romantik bir rol için bir araya gelmek zorunda kalan ikili, üniversite yıllarında yaşadıkları gizli aşkın heyecan verici anlarıyla ve kalp kırıklıklarının derin acılarıyla yüzleşmek zorunda kalmışlardı. Tabii bir de, zıt kutupların birbirlerine karşı koyamadıkları gerçeğiyle… Ve söz konusu aşksa bazen bizim için kötü olanlar en karşı koyamadıklarımızdır.
Cassie Taylor ve Ethan Holt'un yolları üniversite yıllarında, tiyatro bölümünde kesiştiğinde, aralarındaki çekim karşı koyulamazdı. Cassie iyi bir aktris, Ethan kampüsün kötü çocuğu idi. İkili, Romeo ve Juliet için başrole seçildiklerinde hayatları değişmeye başlamış, tıpkı oynadıkları karakterler gibi, onların da kaderleri birbirlerine bağlanmıştı. Ta ki kötü çocuk, iyi kızın kalbini kırıp güvenini yıkana kadar…
Şimdiyse yolları Broadway'de kesişmişti ve bu sahte Romeo, Casie'nin hayatına yeniden geri dönerek her şeyi adım adım altüst etmeye kararlı görünüyordu… Yeniden romantik bir rol için bir araya gelmek zorunda kalan ikili, üniversite yıllarında yaşadıkları gizli aşkın heyecan verici anlarıyla ve kalp kırıklıklarının derin acılarıyla yüzleşmek zorunda kalmışlardı. Tabii bir de, zıt kutupların birbirlerine karşı koyamadıkları gerçeğiyle… Ve söz konusu aşksa bazen bizim için kötü olanlar en karşı koyamadıklarımızdır.
YORUM
Ben hayatımda Cassie gibi bir karakter daha görmedim, önce orada
bir anlaşalım :D
Sahte Romeo’da işler şu şekilde yürüyor: Geçmişe gidip Ethan
ve Cassie’nin tanışmalarından itibaren birbirinden hoşlanma sürecini okuyoruz. Bir
yandan da günümüze, Ethan’ın Cassie’yi geri kazanma çabalarını.
Geçmişteki ve günümüzdeki karakterler arasında dağlar kadar
fark vardı. Geçmişteki Cassie arsız (hâlâ öyle aslında…) ve yüzsüz bir kız. Ve
daha önce hiç erkek arkadaşı olmamış, üniversitede de seksi Ethan Holt’la
karşılaşana kadar kimseye karşı çekim duymamış belli ki. Çünkü, sanırım
fenalaşıyorum, kız cinsellikte kafayı bozdu.
Çoğu zaman Cassie’nin düşüncelerinden ben utandım. Gerçekten.
Bir de bu kirli şeyleri sürekli düşünmesi yetmezmiş gibi her şeyi günlüğüne
yazdı ve ben delirdim :D
Çok tuhaf bir karakterdi gerçekten, daha önce onun gibisini
okuduğumu düşünmüyorum.
Ethan’a gelince… Onun da geçmiş sürümü dengesizin tekiydi. Tam
seveceğimi düşünürken başka bir dengesizlik yapıyordu ve soğuyordum. Gelgitli bir
ilişkimiz oldu açıkçası.
Günümüze geldiğimiz zaman ise her iki karakteri de sevdim. Cassie
bence hâlâ biraz manyak olsa da bir nebze akıllanmıştı ve EThan kendini
toparlamıştı. Hele Ethan’ı günümüzde çok sevdim ve okurken günümüz sahnelerinin
daha fazla olmasını istedim. Ağırlık geçmişe verilmişti çünkü.
Sahte Romeo’nun insanı çileden çıkan karakterleri ve olay
örgüsü olsa da kendini okutmayı çok güzel başarıyor. Kitabı üç günde bitirdim
yanılmıyorsam ve sadece okulda okuyarak bile ilk gün 217 sayfa okumuştum.
Akıcılığı yüksek, dili basit ve sizi kitabın içinde tutmaya
yetecek kadar odağınızı topluyor. Bu yönden başarılı bulduğumu söyleyebilirim
çünkü karakterler beni gerçekten ama gerçekten deli etti. Ve buna rağmen kitabı
elimden bırakamadıysam bu da yazarın başarısı sayılmalı :D
Eğer genç yetişkin kitapları seviyorsanız Sahte Romeo’ya şans
vermenizi öneririm çünkü şikâyet ettiğim onca şeye rağmen okuması oldukça
keyifli bir kitap. Özellikle içinde Romeo&Juliet alıntıları olmasını güzel
buldum. Çünkü sıradan bir konu olmasına rağmen karakterlerin oyunculukla ilgilenmesi
kitabı çekici kılıyordu.
Ve şunu söylemeyi unutmuşum:
KİTABIN SONU MUHTEŞEMDİ. Yani, en azından bence öyleydi. Yazarın kestiği kısmı
oldukça fazla beğendim çünkü bu tip sonları fazlaca beğeniyorum.
İkinci kitabı da beklediğimi
belirtmem gerek. Çünkü henüz cevaplarını alamadığımız bazı sorular var Ethan
hakkında. Onları da merakla bekliyorum.
Bence Sahte Romeo’ya bir
şans verin, tam kafa dağıtmalık bir kitap!
Kitabı satın almak için:
0 yorum