alıntılar

Mekanik Melek || Cassandra Clare (Cehennem Makineleri #1) Kitap Yorumu | Alıntılar

13:45



Kitabın Adı: Mekanik Melek
Özgün Adı: Clockwork Angel
Çeviren: Zeynep Heyzen Ateş
Sayfa Sayısı: 536
Goodreads Puanı: 4,33
Benim Puanım: 5/5



Arka Kapak
Büyü tehlikelidir ama aşk kadar değil!
Globe And Mail Çoksatarı
Wall Street Journal Çoksatarı
Los Angeles Times Çoksatarı
Publisher's weekly Çoksatarı
Usa Today Çoksatarı
Indie Bound Çoksatarı
New Atlantıc Independent Booksellers Association Çoksatarı
Southern Indie Çoksatarı
Romantic Times 2010 Yılının En İyi Gençlik Romanı Adayı!
On altı yaşındaki Tessa Gray, ağabeyini bulmak için okyanusu aşıp Kraliçe Viktorya'nın hükmü altındaki İngiltere'ye geldiğinde, onu korkunç bir sır bekliyordu. Londra'nın Aşağıdünya'sının ıssız sokaklarını vampirler, büyücüler ve diğer doğaüstü yaratıklar ele geçirmişti. Kaosun yerine düzen getirmekse yalnızca Gölgeavcıları'na, kendilerini dünyayı iblislerden kurtarmaya adamış savaşçılara düşüyordu.

Pandemonium Kulübü'nde çalışan Kara Kardeşler tarafından kaçırılan Tessa, sonunda kendisinin de bir Aşağıdünyalı olduğunu öğrenecekti. Üstelik ender bulunan bir yeteneğe sahipti. İstediği zaman bir başkasına dönüşebiliyordu. Kulübün kendini sır gibi saklayan yöneticisi Magister'ın niyeti ise, Tessa'yı ve gücünü ele geçirmekti.



Benim Yorumum
Teyzesinin ölümünün ardından ağabeyinin yanına Londra'ya giden Tessa'nın başına gelen çeşitli olaylara şahit oluyoruz. Yolu, Kara Kardeşler adıyla anılan iki kadın ile kesişince Gölgeler Dünyası'na adım atmış oluyor.

"Aşağıdünya mı?" diye tekrarladı Tessa. "Orası Londra'da bir yer mi?"
"Boşver şimdi," dedi Will. "Araştırma becerim konusunda övünüyordum ve lafımı kesmemeni tercih ederim. Nerede kalmıştım?"
(sf. 50)
Kitap baştan sona, kurgusundan karakterlerine ince ince düşünüldüğünü belli ediyor. Yazar bize bin parçalık yapbozun bir köşesini oluşturabileceğimiz on beş parçasını vermiş gibi hissediyorum. Tablonun renklerini görüyorum ama biçimine dair hiçbir fikrim yok. Sayfalar geçtikçe şaşırtıyor, ağzımı açık bırakıyordu kitap.

Özellikle sonlarda öyle bir sahne vardı ki yazara "Helal olsun!" dedim. Aklımın ucundan dahi geçmeyecek bir şeydi ve gerçekleştiğinde "Hadi canım!" diyerek kaldım bir süre. Kullandığı detaya bayıldım.


İlahi bakış açısı kullanılarak yazılan kitapların pek çoğu akıcı olmuyor fakat Mekanik Melek beni dil açısından hiç zorlamadı. Yazar karakter düşüncelerini, olayları öyle güzel benimsetiyor ve bize o kadar doğal bir şekilde aktarıyor ki takdir ettim. Seçtiği anlatım dilini tüm verimliliğiyle kullanmayı başarmış.

Will kadının çok güzel olduğunu itiraf etmek zorundaydı ama bütün vampirler güzeldi.
Güzellikleri kurutulmuş çiçeklerin güzelliği gibiydi, hoş ama ölü.
(sf. 230)

Ve şunu da söylemeden geçemeyeceğim, yazar kalbimi öyle çok kırdı ki. Büyük bir şey yaparak değil, küçük küçük ama bir sürü şey yaparak parçaladı beni. Korkum, "Devam kitaplarında benden geriye bir şey kalacak mı?" sorusunda gizlidir.



Bütün kalp kırıcı yanları bir yana, bunların yanında yüzümüzü güldüren esprilere de yer verilmesini sevdim. Mizah türünde bir şeyler okumayı pek sevmiyorum çünkü her şey güldürü üzerine olunca benim için komedi başlamadan bitiyor. O yüzden tercihim her zaman, aralara serpiştirilmiş güzel, zekice esprilerden yana oluyor. Clare bu konuda da takdirimi kazandı çünkü ufak dokundurmalarda bulunan diyaloglarına kimi zaman kahkaha bile attım. Özellikle de Will ve Jem arasında olanlara.



"Benim dokunuşlarıma tepki vermiyor," dedi abartılı neşeli bir sesle, "öyleyse ölü olmalı."
"Belki de zevkli ve sağduyulu bir kadındır." Jem eğilip kadının yüzünü inceledi.
(sf. 157)

Büyük çoğunluğun bildiği üzere iki erkek karakterimiz var Jem ve Will adında. Ben 'Team Will!" diyorum çünkü neden demeyeyim? Serserinin önde gideni olduğu bir gerçek fakat benim gönlümün ondan yana olmasının sebebi içinde barındırdığı ruhun gücü. Desteklemediğim şeyler yaptı fakat bir sebebi olduğu öylesine belli ki. Ve o sebebin canımı yakacağını da şimdiden hissediyorum.


Tessa karakteri bazen beni çıldırtacak kadar saf davranışlarda bulunsa da, alıklığına kızamadım bile. Bir şekilde kendisiyle empati kurmayı ve anlayışlı olmayı başardım.

Kitap boyunca en hoşuma giden şeylerden birini söylemeden yorumumu bitirmek istemiyorum: Çeşitli klasiklere yapılan göndermeler ve bu kitaplardan alıntılar çok vardı. Her bölümün başında da farklı farklı alıntılar mevcuttu ve bu da oldukça hoşuma gitti fakat karakterlerin diyaloglarında geçen kitaplara karşı içimde özellikle bir merak uyandığını da inkar edemem.


Will sırıttı.
"Bu kitaplardan bazıları çok tehlikeli," dedi.
"Temkinli davranmak akıllıca olur."

"Kitaplar söz konusu olduğunda, insan her zaman temkinli davranmalı," dedi Tessa.
"Ve bütün kitaplar tehlikelidir çünkü kelimeler bizi değiştirme gücüne sahiptir."
(sf. 107)

Sonuç itibariyle kitabı fazlasıyla beğendim, gönül rahatlığıyla da öneriyorum.

Kitabı satın almak için:



Benzeri Yazılar

0 yorum